Buğra Gökce iddialı konuştu: Urla'yı kayyumdan alacağız

Partisinin Seferihisar, Urla ve Karaburun ilçe başkanlıklarını ziyaret eden Büyükşehir Aday Adayı Buğra Gökce, “İzmir’in kaybedecek vakti yok. Şimdiye kadar hep üvey evlat muamelesi gördü” dedi. Önümüzdeki yerel seçimlerde çok çalışarak kayyumla yönetilen Urla’yı geri alacaklarına dair mesajlar veren Gökce, “Ben bu partinin çocuğuyum. Sizlerle birlikte seçim sürecinde çok çalışarak ilçeyi kayyumdan geri alacağız. Aday adaylarının tamamı birbirinin yol arkadaşı. Partimizin adayı kim olursa olsun bizim adayımız odur. Hangi adayı partimiz tespit ederse bizim onun arkasında daha fazla oy için çalışmamız icap eder. Ben öyle yapacağım” diye konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adayı olan Buğra Gökce, partisinin ilçe başkanlıklarını ziyaret ederek örgütle buluşmaya devam ediyor. Daha önce Buca, Konak, Narlıdere, Balçova, Karabağlar, Gaziemir, Bayraklı, Karşıyaka, Çiğli, Kınık, Bergama, Dikili, Aliağa, Foça ve Menemen ilçelerinde partililerle buluşan Gökce, hafta sonunu da Yarımada bölgesindeki örgüt buluşmalarına ayırdı. Günün ilk ziyaretini Seferihisar İlçe Başkanlığı’na yapan Gökce, ardından Urla ve Karaburun’da bir araya geldiği partililer tarafından yoğun ilgiyle karşılandı. Ziyaretler sırasında esnaf ve vatandaşlarla da sohbet eden Gökce, sorun ve talepleri dinledi. SEFERİHİSAR’DAN GÖKCE’YE TAM DESTEK Günün ilk ziyaretini CHP Seferihisar İlçe Başkanlığı’na gerçekleştiren Gökce, burada İlçe Başkanı Rahmi Tezel ve partililer tarafından karşılandı. Ziyarette, Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin ile aday adayları da yer aldı. Büyükşehir için şehir plancısı bir aday adayı görmekten dolayı çok mutlu olduklarını söyleyen partililer, Gökce’ye süreçte başarılar diledi ve tam destek verdi. Ziyarette konuşan Gökce, “Bir süre İstanbul’a ihtisas yapmaya gitmiştim. Üç büyükşehirde çalışmış başka üst düzey bürokrat yok. Bunca zamandır biriktirdiğim 27 yıllık belediyecilik deneyimimi artık birinci dereceden karar verici olarak kullanmak için bir yola çıktım. Ben bu partinin çocuğuyum, herkes bunu bilir. Sizleri burada görmek bana çok iyi hissettirdi. Gelirken meydana baktım uzun uzun… Çok emeğim var Seferihisar’a. Kaleiçi’nde uzun süre mesai yaptım. Bu demokratik bir bayrak yarışı. Büyükşehir’de, ilçelerde kim aday olursa hepimiz arkasına geçip hep birlikte çalışacağız. Değişim sürecinin getirdiği bir heyecan oldu. İnsanların yüzünde tebessümü okuyoruz. Nihai hedefimiz 2028. 2028’e giden süreçte, 2024’te yerellerde çok daha örgütlü ve bütün olarak çalışmak zorundayız. 2023’te kapatamadığımız hesabı 2028’de kapatıp bu karanlığı geldiği yere göndermek, bu ülkeyi içinde bulunduğu ekonomik krizden, girdaptan kurtarmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni Atatürk’ün tarif ettiği muasır medeniyet seviyesine taşımak gibi bir vazifemiz var. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel öncülüğünde hep birlikte çalışacak, değişim ruhunu İzmir’de güçlendirecek, Türkiye’de yüzyılın değişimini sağlayacağız” ifadelerini kullandı. 3B MODELİNİ ÖRGÜTLE PAYLAŞTI Seferihisar’ın ardından CHP Urla İlçe Başkanlığı’na geçen Gökce, burada da yağışlı havaya rağmen İlçe Başkanı Pelin Karasakal, Urla Belediye Başkan aday adayları ve partililer tarafından kalabalık bir ekiple karşılandı. İlçe binasını dolduran örgüt emekçileriyle bir araya gelerek sohbet eden Gökce, belediyecilik vizyonunu anlatan 3B modelini paylaştı. Gökce, “Birincisi bağışıklığı yüksek bir İzmir yaratmak zorundayız. Yani dirençli, afetlere ve doğa olaylarına dayanıklı, kentsel dönüşüm ve depremde direnci yüksek, iklim krizine hazırlıklı bir İzmir yaratmalıyız. Ama İzmir’in sosyal olarak da bağışıklığı yüksek olmalı. Dezavantajlı kesimleri yani kadını, çocuğu, engellisi, yaşlısı ekonomik krizlere, gıda krizlerine, pandemi gibi krizlere de hazırlık olmalı. Dolayısıyla bu anlamda bağışıklığını yüksek tutarsak hem sosyal hem de fiziki anlamda kenti ve kentin sosyolojisini ileriye taşıyacak başarılı işlere vesile olabiliriz. İkincisi barışık bir İzmir yapmak zorundayız. Barışık derken de doğasıyla barışık, çevresiyle barışık, çevre illeriyle barışık, örgütüyle barışık, muhtarıyla barışık, kendi değerleriyle barışık, kendi kültürüyle barışık, ürettiği kültür ve değerleri ileriye taşıyan bir İzmir üretmek bu barışık alanının altını daha kapsamlı bir şekilde doldurmak. Üçüncü başlığımız da bakımlı bir İzmir… Dolayısıyla bizim artık temel belediyecilik hizmetleri anlamında herhangi bir kusur, eksik bırakmaksınız en temiz İzmir'i yaratmamız gerekiyor. Bunun için yoldaki çukurumuzdan parktaki onarımımıza, su patlağımızdan asfaltımıza kadar hiçbir eksiği bırakmadan temel hizmetlerimizi en ileriye taşımamız gerekiyor. Bu 3B’yi de 4. B olarak Buğra yapar’ diyorum. Eğer teveccüh benim ismim üzerinde olur, aday ben olursam, bu 3B’yi neler yapacağız kısmıyla, projeleriyle daha detaylı olarak halkımıza takdim edeceğim” dedi. Önümüzdeki yerel seçimlerde çok çalışarak kayyumla yönetilen Urla’yı geri alacaklarına dair mesajlar veren Gökce, “Ben bu partinin çocuğuyum. Sizlerle birlikte seçim sürecinde çok çalışarak ilçeyi kayyumdan geri alacağız. Aday adaylarının tamamı birbirinin yol arkadaşı. Partimizin adayı kim olursa olsun bizim adayımız odur. Hangi adayı partimiz tespit ederse bizim onun arkasında daha fazla oy için çalışmamız icap eder. Ben öyle yapacağım” diye konuştu. "YILLARCA KATKI KOYDUNUZ" Ziyaretinden dolayı Gökce’ye teşekkür eden CHP Urla İlçe Başkanı Pelin Karasakal ise, “Siz İzmir’e yıllarca katkı koydunuz. Genel Sekreterlik yaptınız, çok büyük projelerde imzanız var. Şimdi de çıktığınız bu yolda başarılar diliyoruz. Yolunuz açık olsun. Urla, İzmir ve Türkiye için güzel günler olsun” temennisinde bulundu. Günün son ziyaretini Karaburun’a gerçekleştiren Gökce’yi burada CHP Karaburun İlçe Başkanı Erdal Subaşı ve partililer ağırladı. İlçe başkanlığındaki örgüt buluşmasının ardından Gökce, Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan’ı makamında ziyaret etti. İlçe ziyaretinde Karaburunlu partililere seslenen Gökce, “İzmir’in kaybedecek vakti yok. Şimdiye kadar hep üvey evlat muamelesi gördü. Bazı işleri devlet dili içerisinde birlikte yürütmek mümkün olabilir. İzmir’in hakkını savunmak için elimden gelenin en iyisini yaparım. Hukukun bittiği, adaletin yok olduğu, ekonomik krizle ülkenin ağır girdap içinde sallandığı bu düzeni değiştirmek, bu ülkenin kurucu gücünün CHP’nin görevidir. Yıllarca bu kente hizmet ettim. 27 yıldır belediyecilik yapıyorum. Üç büyük şehrin dört büyük belediyesinde çalışmış tek kişiyim. Eşitsiz yarışı kamucu politikalar bozar. Ben de bunların temsilcisi olduğumu düşünüyorum. Tekrardan kurumu ve kenti tanımak için vakit kaybı olmayacak. Ertesi gün işin başına geçip, nerede ne iş yapacağını bilen bir kardeşinizim. Geçmişteki görevlerimden dolayı Karaburun’un sorunlarını en iyi bilenlerden biriyim” açıklamasını yaptı.