Hükümet salgında ekonomik yönden etkilenenler için bir miktar yardımları içeren paketler açıklıyor. Tabi ki yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz. Yeterliliği, zamanında ekonomik anlamda yapılan hatalar üzerinden bakılırsa ayrıca tartışılabilecek bir konu. Başvurduğu halde alamadığını iddia edenler, başvurup aldığını söyleyenler. Başvurmayıp hükümeti eleştirmek için alamadım diyenler, başvurup alamadığı halde hükümeti yıpratmamak, söz söyletmemek için aldığını söyleyenler bir yana dursun. Durumu iyi olduğu halde başvuranlarda, durumu kötü olanların bu olanağa daha geç sahip olmasına yol açıyor. Yapılan bir habere göre Samsun da bin liralık yardıma başvuran bir kişinin araştırma sonucunda üzerine kayıtlı bir buçuk milyon lira değerinde Ferrari marka lüks otomobil olduğu tespit edilmiş. Tabi ki bu insan varlıklı bir iş insanı olabilir. Krizden etkilenmiş ve zor durumda da olabilir. Buna kimsenin itiraz edeceğini sanmam. Ama öyle bir durumda, elinde satabileceği kıymetli taşınır taşınmaz ne varsa onları satıp düzlüğe çıkması beklenir. Birde şu açıdan bakmak gerekir. Acaba üzerinde ipotek varda satamıyor mu? Malum ülkede borçsuz bir şey sahibi olmak kolay değil. İş yeri sahibi de olsanız gırtlağa kadar borca girmeden, mal varlıklarınıza ipotek koydurmadan iş döndürmek kolay değil. Araçları şirket üzerine gösterip vergilerden düşme gibi bir çok konuda kolaylığı bilen bilge insanımız azımsanmayacak kadar da çok. Varlığı olsa da devletten yıllarca bu tip açıkları kullanıp para alan bilgede çok olunca,Ferrari’sini tabi ki satmaz.